**
  Kedi Irkları ve Özellikleri
 


KEDİ IRKLARI VE ÖZELLİKLERİ









Ankara Kedisi (Angora)

Temel Özellikleri
Tam anlamı ile sahibine tapan ve onu her yerde takip eden Ankara kedisi enerjik, oyuncu, zeki ve meraklı bir kedidir. Evine oldukça düşkün olan Ankara kedileri insanlar ile ilişkilerinde oldukça yakın ve uyumludur. Meraklı ve araştırmacı yapısı ona oyuncu özelliğide katmıştır.

Bunun yanında kararlı bir yapısı olması da meraklı kimliğinin bir sonucu olarak görülebilir. Eğer aklına bir şey koyduysa mutlaka yapacaktır. Kendine özgü eğlence anlayışı ve gösteri merakı nedeniyle onu evde mobilyalar üzerinde gezinirken, hayali avını yakalarken veya yumaklar ile oynarken görmek ve onunla hiç sıkılmadan eğlenceli dakikalar geçirmek mümkündür.

Görünüş ve Vücut Yapısı
Keskin hatlarla belirlenmiş orta büyüklükte bir kafaya sahip olan Ankara kedilerinde burun oldukça uzun ve üçgenimsi bir yapıdadır.

Kulaklar uzun sayılabilecek bir büyüklükte dik ve birbirine yakın olarak başın üst tarafına doğru yerleşmiştir. Kulak uçları dik ve tüylüdür.

Gözler iri ve yuvarlak yapıda göz bebekleri ise dikey bir badem şeklindedir. Çoğunlukla mavi göz rengi ile karşılaşılmakla birlikte kehribar sarı, yeşil-sarı tonları ve sarı-mavi göz gibi iki farklı renkte olabilir. Uzun ve adeleli bir vücuda sahip olan Ankara kedileri duruş ve hareketlerinde oldukça zarif bir yapıdadır.

Tüyler tek tabakadan oluşan bol uzun ipeksi ve beyaz yapıdadır. Alt tüyler denilen ikinci bir tabaka yoktur. Kuyruk bol tüylü, kabarık ve uzundur. Yürürken kuyruğunu sırtına doğru yatay olarak kıvrık tutan Ankara kedileri bu özellikleri ile spesifik bir görünüm ve tek olma özelliği kazanmıştır. Ankara kedilerinin kalıtsal olan en karekteristik özelliği sağırlıktır fakat bazı Ankara kedilerinde gözlenmeyebilir.

Tüy Bakımı
Uzun ve ipeksi tüyleri sık tarama gereksinimini doğurmaktadır. Düzenli olarak taranması gerekir. Aksi halde açılması güç kıtık problemi yaşanabilir.

Kökeni
Uzun tüylü kedilerin atası olarak kabul edilen ve Avrupa'da Angora olarak tanınan Ankara kedisi Çoğu zaman İran kedileri ile karıştırılmış ve Amerikada İran kedisi olarak tanınmıştır.

Türkiyede üretilen ve saf Türk kedisi olan bu ırkın anavatanı ve kökeni Ankara yöresidir. İlk kez 1620-1625 yılları arasında Haçlı seferleri döneminde bir Fransız bilim adamının ülkesine dönerken götürdüğü bir kaç beyaz Ankara kedisinin üretilerek seçkin bir şekilde dağıtılması ile Avrupada tanınmış ve büyük ilgi görmüştür. 17.yy.da İtalyada tanınan Ankara kedisi için özel dernekler kurulmuştur.

Bu derneklerden en önemlisi olarak sayılabilecek ve halen çalışmalarını sürdüren Club Angora Turco Pietro Della Valle isimli dernek Ankara kedilerinin üretimi ve gelişimi için çalışmakta ve yarışmalar düzenleyerek ırkın gelişimine katkıda bulunmaktadır. 18. yüzyılda Marie Antoniette ve 14. Louis gibi pek çok asil Ankara kedisinin hayranı olmuş ve Avrupada üretimi devam ettirilmiştir. 1962 yılında Amerikan askeri personeli tarafından bir çift Ankara kedisi Amerikaya götürülerek bu ırkın Amerikada da tanınmasını ve sevilmesini sağlamıştır.

Bu gün Amerika ve Avrupa'da saf Ankara kedisi olarak üretimi yapılmaktadır. Ankara kedileri uzun yıllar boyunca İran kedisi ile melezlenmiş ve farklı renklerde uzun tüylü kediler elde edilmiştir. Bu nedenle soyu tükenme tehlikesi yaşayan Ankara kedilerinin saf ırk özelliği olan beyaz rengin korunması ve neslinin tükenmemesi için son yıllarda üretimine özen gösterilmiştir.




Van Kedisi

Temel Özellikleri

Zeki, canlı ve insana bağlı bir yapısı vardır. Kendilerini temizlemede büyük bir titizlik gösterirler. Van kedisi iyi bir avcı olmanın yanısıra kendi isteğiyle suda yüzmeyi ve suyla oynamayı seven tek kedi türüdür. İyi bir arkadaş ve oyuncu olmakla beraber kucağa alınmaktan hoşlanmaz.

 

Görünüş ve Vücut Yapısı

Uzun olmayan orta büyüklükte bir başı olan Van kedilerinin yüzü üçgen şeklinde ve çevresi belirlenmiştir. Elmacık kemikleri de çıkıktır. Boynu güçlü ama kısadır.

 

Gözler hafif şekilde basık badem şeklinde ve eğik olarak yüze yerleşmiştir. Göz bebekleri yuvarlak ve belirgindir. Van kedisini çekici kılan özelliklerden birisi de onun gözlerinin rengidir. Her iki gözü mavi, her iki gözü (kehribar sarı renk ve tonları) olabileceği gibi bir gözü mavi diğer gözü kehribar renkte de olabilir.

 

Kulakları büyük ve geniş, dibe doğru bir yuvarlaklık söz konusudur. Burun ucu, patiler ve kulak içleri pembe renktedir. Van kedilerinde sağırlığın yaygın olduğu kanaati varsa da her iki gözü farklı renkteki kedilerde ve mavi gözlülerde ancak %2-3 civarında sağırlık vardır.

 

Vücudu uzun, kaslı ve iri kemiklidir. Arka patileri öndekilerden daha uzundur. Bacaklar kaslıdır ve birbirlerinden iyice ayrılabilir. Parmakları da o derece sıktır. Tüyleri uzun ve diplere doğru ipeksi bir yapıdadır. Kuyruğu tilki kuyruğu gibi uzun ve tüylüdür.

 

Tüy Bakımı

Van kedisinin tüyleri Ankara kedisine oranla daha kısadır. Günlük olarak yapılan fırçalamalar yeterlidir. Yazın diğer kediler gibi tüy değişimi yaşar ve o dönemde tüyleri azalır. Tüyler kışın yeniden eski rengini ve şeklini alır

 

Kökeni

Türkiye'de üretilen ve saf Türk kedisi olan bu ırkın anavatanı ve kökeni Van yöresidir.

 

Van kedisi korkmadan suya girip yüzen tek kedi ırkıdır ve 1969 yılında saf kan kedi ırkı olarak kabul edilmiştir.

 

Dünya üzerindeki kedi cinsleri arasında en doğal olan türlerden biri olarak tanınmaktadır. İlk kez bir ingiliz çift tarafından ingiltere'ye götürülmüş ve çoğaltılmış , daha sonrada Avrupa'ya yayılmıştır.



 

 

 

 

Siyam Kedisi

 

Temel Özellikleri

Renkleriyle beraber Siyam kedilerinin kişiliklerinin de değiştiği inancı oldukça yaygındır. örneğin fok lekelinin daha dışa dönük, mavi lekelinin daha şefkatli, çikolata lekelinin ise daha neşeli ve oyuncu olması gibi.

 

Tüm Siyam kedileri zeki ve dikkatlidir.

 

Görünüş ve Vücut Yapısı

Genişten incelerek inen takoz biçimli kafası, orta boyda olup beden ölçülerine uyumludur. Burundan başlayarak kulaklara doğru tam bir üçgen oluşturur. Bıyık bölgesi fazla çıkıntılı değildir ama erkek kedilerin çeneleri daha belirgindir. Boynu zariftir. Ağız kısmı narin, uzun ve üçgendir.

 

Sivri uçlu kulakları altta geniştir ve birbirlerinden ayrıktır. Doğulu badem biçimli gözleri burnuna doğru daha da çekikleşir. İki gözünün arasındaki mesafe bir gözün büyüklüğünden daha uzun olmamalıdır. İnce kemikli orta boy gövdesi sıkı kaslıdır. Vücut hatlarında hep kalından inceye doğru akış vardır. Omuzları ve kalçaları göğüs kafesiyle aynı kalınlıktadır.

 

Bacakları incedir ve arka ayakları önlerden daha uzundur. Küçük ve oval patileri zariftir. Uzun ve ince kuyruğu ucuna doğru daha da incelir. Bedenine doğru yatık duran tüyleri ince, parlak ve kısadır.

 

Tüy Bakımı

Mevsiminde bolca tüy dökme eğilimleri olduğundan her gün ölü tüyleri temizlemek için fırçalanmaları gerekir. Bunun dışında fazla tüy bakımı gerektirmez.

 

Kökeni

Soylu ruhlarıyla bu kediler eski Siyam'da (Thailand) yıllarca saray mensuplarının ve kutsal tapınakların bekçiliğini yaptılar.

 

Asla yabancı ellere teslim edilmeyen, sevilen ve sayılan bu kedilerin ilk İngitere'ye geçişi Siyam kralı tarafından 1880'lerin başında İngiltere başkonsolosu Owen Gould'a hediye edilmesiyle oldu.

 

Amerika'ya giden ilk Siyam da benzer bir şekilde konsolos David Stickles vasıtasıyla Siyam kralının first lady Mrs. Rutherford B. Hayes'e hediye göndermesiyle 1878 de gerçekleşmiştir. Dayanılmaz çekicilikleriyle Siyam kedileri kedi sevenleri kendilerine hayran bırakmışlardır.

 

Değişik  renkler elde etmek için yetiştiricilerin yaptığı çalışmalar sonucunda bazı Siyam kökenli yan ırklar ortaya çıkmıştır. Bunlardan bazıları Colorpoint Shorthair, Javanese ve Ocicat'tir.


 

İran Kedisi (Persian)

Temel Özellikleri

Tartışmasız ilk tercih edilen ev kedisi olan Persian, aileye ve dostluğa olan tüm düşkünlüğü ve zekası ile tanınır. Ancak bakımı oldukça dikkat gerektirir.

 

Görünüş ve Vücut Yapısı

Yüzünün etkileyici geniş ve yuvarlak kafasının kemik yapısı tamamen yuvarlaktır. Belirgin bir girintisi olan basık burnu kısa ve kalkıktır. Gözler iri, yuvarlak ve kabarıktır.

 

Uçları yuvarlak hafifçe öne eğik kulakları ufaktır ve alt tarafları fazla geniş değildir. Kulaklarının alçak oturuşu kafasının yuvarlaklığını bozmaz.

 

Bedeni alçak ve güçlü, asla kaba sayılmayacak bir tıknazlıktadır. Kemikleri ve kütlesi ona bir armağan gibidir. Kasları neredeyse abartıya kaçacak bir biçimde yapılıdır.

 

Dört ayağı da kısa ve kalındır, ön ayakları düz iner. Sırtı muntazamdır, iri patileri yuvarlak ve sıkıdır. Parmakları birbirine yakındır. Kuyruk uzun olmamakla beraber gövdenin uzunluğuna uygundur. Uzun, sık ve canlı tüyleri gövdeden aşağıya akıyormuş gibi kabarık durur. Omuzlar dahil tüm beden boyunda yelelenen ve oradan aşağı göğsü ve ön ayakları kaplayan uzun kürk gibi tüylerle kaplıdır. Pati altlarında ve kulak içlerinde dolgun fırçaya benzeyen tüyler vardır.

 

Tüy Bakımı

Her gün muntazaman fırçalanması şarttır. çok fazla sindirilmemiş tüyler bağırsak problemlerine yol açabilir. Yumuşak bir fırçayla ve yumuşak hareketlerle fırçalanmalıdır. Eğer şartlar başka türlüsünü gerektirmiyorsa mümkün olduğunca kuru şampuan kullanılması gerekir.

 

Kökeni

İran kedilerinin uzun tüylü Türk Ankara kedilerinden geldiği sanılmaktadır. Her iki cins de doğulu kediler olarak tanınır. Eski İran kedilerinin Ankara kedileriyle daha yoğun ve yünsü tüylü olmalarının dışında çok az farklılıkları vardı.

 

İran kedileri Avrupalılar tarafından tüylerinden ötürü beğenilerek yetiştirildiler ve tüm uzun tüylü kedi yarışmalarının vazgeçilmez galipleri oldular. İran kedisinin süregelen ısrarlı yetiştirilmesi sonucunda sarsılmaz yerleri olan İngiliz ve Amerikan Shorthair'ler bile kendi ana vatanlarında tahtlarını kaybettiler.

 

 

 
 
  Bugün 21 ziyaretçi (34 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol